Özlem Kıyat Berber

1973 yılının yazında, bir deniz subayı ve güzeller güzeli eşinden oluşan çiftin çocukları olarak dünyaya geldim. Babamın mesleği sebebi ile, hayatım farklı farklı şehirler, farklı farklı ülkelerde geçti. Dillerini henüz öğrenmişken, 9 yaşımda, Belçikalı sınıf arkadaşlarıma Türkiye sunumu yaparken buldum kendimi. Japon arkadaşlarım da oldu, Fransız da, Yunan da…

Çeşitliliğe hayran olarak büyüdüm. Hala da bu rengarenk dünyayı aşkla izlerim. Her dini merak ettim, her müziği dinledim, her kültürle tanışmak istedim, daha çok lisan öğrenmek istedim hep. Tenis oynadım, kürek çektim, buz pateni kaydım, at bindim. Hepsini sevmedim elbette… Ama tanıdım, anladım. Anladıkça da büyüdüm…

Sarı kırmızı bir dünyaya girdim, sarı lacivert’e hayranlığımı gizlemeden. Galatasaray lisesi hayatımın dönüm noktalarındandır. Sarı’nın aydınlığının, kırmızı’nın kendini cesurca ortaya atışının, Ortaköy’ün sakin, dingin deniz havasının, Beyoğlu’nun mistik renkliliğin üzerimde çok emeği var.

Üniversite ile birlikte, iş hayatına da atıldım. Vaz geçemediğim “çeşitlilik” değeri profesyonel hayatımda da kendini gösterdi. Tesadüfen başladığım reklamcılığı, kalıcı kılmayı seçtim hayatımda.

Keyifli ve besleyici bir profesyonel geçmişim olduğu için kendimi şanslı sayıyorum. Tutkuyla yaptığım bir işi yönettim yıllarca. Onlarca marka ve kuruma farklı farklı alanlarda hizmet ettim, işbirliği yaptım, onlardan öğrendim, onlarla büyüdüm. Ekiplerin bir parçası oldum, ekipler kurdum, ekipler yönettim. Yaratıcılığım da beslendi bu meslekte, takım ruhum da…

‘Nasıl daha iyi bir lider’ olurum sorusuyla çalıştığım bir dönemde, koçlukla tanıştım.

Değerlerimi, kişiliğimi, profesyonel deneyimimi ve hayatım boyunca elde ettiğim tüm becerileri kullanarak insanların hayatına dokunma ayrıcalığını sağlıyor koçluk bana.

Şahıs, ilşki, takım. Müşterilerimle çalışmaktan büyük keyif alıyorum ve istedikleri sonuçları elde etmek için değişmeye olan adanmışlıklarını hayranlıkla izliyorum.

Her birimizin, kendimizle olan ilşkimizin ve birey olarak oluşturduğumuz farklı farklı ilşkilerin farklı becerileri ve yetenekleri olduğuna inanıyorum. Bu inançla yola çıktığımdan, birlikte çalıştığım herkesin, kendilerini heyecanlandıran değerlerini, rüyalarını, yaşam amaçlarını keşfetmelerinde ve bu keşifleri özel, sosyal, iş hayatlarına taşımalarında yol arkadaşı olmayı ve bu süreçlere tanıklık etmeyi çok büyük bir ayrıcalık olarak görüyorum. Bana duydukları güven için minnettarım.

Koçluk, profesyonel hayatıma radikal bir kararla son verip kendi şirketimi kurmamı sağladı.

Key Koçluk&Danışmanlık da işte böyle doğdu.